KARAPINAR KÖYÜ
  KADINLARIN BAŞÖRTÜSÜ
 

         BAŞÖRTÜSÜ

https://img.webme.com/pic/i/islamvedinim/basortusu.jpgYabancı erkeklere karşı kadının örtünmesi İslam dininin kesin hükümlerinden biridir. Bu hükmün İslam’a ait olduğunda hiçbir şüphe yoktur.

Kuran-ı Kerim’in ayetlerinde, Peygamber ve Ehl-i Beyt İmamlarının hadislerinde kadının örtünmesinin farz oluşu ve niteliği açıkça bildirilmiştir.

Tüm ilahi dinler, insanın derununda yerleştirilmiş eğilimi esas alarak kadına örtünmeyi farz bilmişlerdir.

İlahi dinlerin sonuncusu ve en mükemmeli olan İslam dini, Allah tarafından insanlığa gönderilen son din olarak giysiyi insanlığa verilen ilahi bir hediye olarak nitelemiş, kadına farz olan örtünmenin ölçülerini tam olarak belirlemiş ve bu vesileyle kadının örtünmesi hususundaki aşırılık ve ihmalkarlıkları dengelemeye çalışmıştır.

İslami örtüde zararlı başıboşluk ve yersiz baskı ve sınırlamalar yoktur.

Batıda yapılan propagandanın aksine kadının örtünmesi toplumsal rolünü yitirmesi, pasif ve uyuşuk bir varlık haline gelmesi anlamında değildir. İslam’da örtü kadının yabancı (mahremi olmayan) erkeklerle muaşeretinde saçlarını ve bedeninin örterek diğerlerine karşı kendisini çekici hale getirmekten sakınması anlamındadır.

İnsandaki cinsel duygunun aşırı derecede güçlü ve hararetli oluşu yüzünden İslam dini örtünme gibi bir takım hükümlerle bu duyguyu dizginlemek ve onun doğru bir şekilde tatmin olmasını sağlamak istemiştir.

Hevesli bakışlardan kaçınmak ve namahreme bakmamak hükmü kadınla erkeğin her ikisine eşit şekilde farzdır. Ancak örtünmenin erkeğe değil kadına farz oluşunun sebebi, genelde kadınların kendilerinin süslemeye ve gösterişe meraklı oldukları içindir. Dünyanın hiçbir bölgesinde erkeklerde doğal olarak böyle bir özenti görülmemiştir. Vücudu teşhir eden ince elbiseler giymek, tahrik edici makyaj kullanmak vb. aşırılıklar hep kadınlarda görülmektedir. Bu yüzden de örtünme emri de yalnız kadınlar için koyulmuştur.

 

 
 

İslam’dan Önce Kadınların Örtünmesi

 

https://img.webme.com/pic/i/islamvedinim/basortusu3.gifTarihi kaynaklardan anlaşıldığı üzere, İslam öncesindeki çeşitli toplumlarda da kadınların örtü kullandıkları görülmüştür.

Ferid Vecdi şöyle diyor:

Lauros Ansiklopedisine göre, Araplar öteden biri örtünme usulüne bağlı milletlerden sayılırlar. Erkekler bile, burunlarının üzerine kadar yüzlerini örttüklerine göre Arap kadınların tesettürlü oluşları akla daha yatkındır. Ancak İslam’dan önce son dönemlerde bazı kadınlar süslenerek hicapsız bir halde dışarı çıkıyorlardı. Bu durum kadın  ve erkek arasında karışımın oluşmasına yol açmış ve bunun üzerine Kur’an’da örtünme emrini açıklayan ayetler inmiştir. Kureyş kabilesi ile Hevazin kabilesi arasında vuku bulan Fıcar savaşı da bu görüşü desteklemektedir.

İkd’ul ferid kitabının yazarı ficar olayı  hakkında şunları kaydetmiştir:

“İkinci Ficar  savaşı  Kureyş ile Hevazın kabileleri arasında cereyan etti. Bu olay şöyle gelişti: Ukkaz çarşısında bir kaç Kureyş’li genç, beni Amir kabilesine mensup bir hanımın yanında oturmuşlardı. Kadının yüzü peçeli ve uzunca bir elbisesi vardı. Kadının hareketleri, gençlerin ilgisini uyandırmış bunun üzerine kadından yüzündeki peçeyi açmasını istemişlerdi; ama kadın bunu reddetmişti.

Gençlerden biri, arkadan gelip onun elbisesinin aşağı ucunu bir dikenle elbisesinin yukarı kısmına iliştirdi ve kadın bunun farkına varmadı; oturduğu yerden kalkınca elbisesi katlanarak kısaldığı için arkası göründü. Gençler onun bu durumuna güldüler ve yüzünü bize göstermek istemedi ama biz onun arkasını bile gördük dediler. Bu durumdan rahatsız olan kadın çığlık atarak kendi kabilesi olan Beni Amiri yardıma çağırdı. Halk onun etrafına toplandı ve sonuçta  bu iki kabile arasında kanlı bir çatışma meydana geldi. Ficar olayında Peygamber (s.a.a)’in mübarek ömründen yaklaşık on ile on beş yıl geçiyordu.

İslam’ın gelişinden yaklaşık otuz yıl önce, meydana gelen bu olay, İslam’dan önce de Arap kadınları arasında örtünme geleneği olduğunu göstermektedir.

 Tahtahavi Sire-i Hişam’a yazdığı notlarda  bu konuya değinerek İslam’dan  öncede kadınlara karşı göz sarkıntılığı yapmanın kötü bir iş olarak kabul edildiğini vurgulamıştır
 

YERYÜZÜNDE
BAŞÖRTÜSÜ
ZULMÜ'nün
SONA
ERMESİ
DİLEĞİ
İLE...
Ve Sizler...
O gün ayetler, sizin omuzlarınızdan söz ediyordu..
Başörtüsünü bir sancak gibi yapan Eliftiniz.
İnce Ceylan derisinde, sülûs yazılarla, süslü ''Nur'' ayetlerinin şavkıydı dalgalanan..
Üç küçük ağaç dallarını size dönüp çiçeğe döndü O gün.
Rüzgar bazen pervaz ediyor, ince beyaz çiçeklerin arasından süzülüp, sizin başörtünüzde duruluyordu...
Ve derken..
Gökte, güneş gelip başınızın üstünde durdu..
Hüznün şerefelerinde mavi ezan çiçekleri açıldı...
Siz.. bir zulmün üzerine yürür gibi yürüdünüz..
Siz.. ayetlerde omuzlarından söz edilenlersiniz
Siz.. yeryüzünün bütün meydanlarında başörtüsünü birer sancak gibi taşıyanlarsınız..
Siz.. iffet ve namus timsalleri...
yeryüzünün zümrüt parıltılarısınız...
Siz.. yeryüzüne sığmayan, iman çağlayanlarısınız..
Ve Sizler BACILARIM..
Başörtüsü için çile çeken, gözyaşı döken bacılarım...
Allah yolunda her türlü tehdide, işkenceye, zulme göğüs geren, dövülen, horlanan..
Sözlerinde, özlerinde gönüllerinde imanın nurunu dalgalandıran..
Allah için, seherlerde kanlı gözyaşları arş-ı alaya dayanmış sizler...!
BACILARIM... SİZLERE SELAM OLSUN!
Ve sizler, öyle kimselersiniz ki;
Allah ve Rasulünü dünyadan ve dünyadakilerden üstün tutanlarsınız...
- Sizler Allah'tan ümit kesmeyenlersiniz..
- Sizler Dertlerini sessiz-beyaz dilekçelerle Allah'a sunanlarsınız..
- Sizler istediklerini yalnız ve yalnız Allah'tan isteyenlersiniz..
Ve sizler..
-Allah'ın mahşerdeki hesabını unutup, size alaylı gözlerle her türlü acımasızlığı yapanların yüzüne;
Şanlı direnişinizi tokat gibi çarpan sümeyyelersiniz..
SİZLERE SELAM OLSUN..
Bakın! duyuyormusunuz..
İşte ecdadın sitemkar sesleri
Şanlı ecdadın mezarlarında kemikleri sızlıyor..
Vatan için, millet için, bayrak için, Kur'an için, başörtüsü için, namus için can vermiş.. Şehit olmuş şanlı ecdad..
Bizler, ümmetin erkekleri boynumuz eğik.. Ama onlar.. onlar medar-ı iftiharlarınız..
Mezarlarında rahat uyumayan yüzbinlerce şehid'in al kanları..
BACIM
İnan ki, senin başörtünde gül bahçesine dönüşmüş..
Onların kanları boşa akmamış..
Onlar gül bahçelerini sulayan; Eyyub El-Ensariler, Ulubatlı Hasanlar, Sütçü imamlar, Akifler..
Ey Sütçü imam.. İki bacımızın yaşmağını aldılar diye maraşı kana buladın..
HEYHAT..!
Gel görki, şimdi senin şuuruna ne kadarda da muhtacız..
Hakkını helal et!
Senin emanetine sahip çıkamadık..
Senin huzurunda duracak yüzümüz yok..
Bacılarımızın, kızlarımızın derdine derman olamadık..
Onlar okumak istiyorlar..
Ama gel görki senin torunlarını başörtülü diye sokmuyorlar okullarına..
O gün fransız, ingiliz yunan dölleri;  Bayrağa, başörtüsüne, namusa el uzatıyordu..
Bugün adı müslüman olan, Mehmetler, Ayşeler maalesef birer başörtüsü celladı kesilmişler..
Başörtüsünü düşman bellemişler..
BACIMIN İFFETİ BATMAKTA REZİLİN GÖZÜNE..
ACIRIM TÜKRÜĞE BİLLAHİ ! TÜKÜRSEM YÜZÜNE
diyor merhum Akif
Reziller görevlerini yapıyorlar..
Peki ya bizler? Adı müslüman olan bizler..
Lafı gelince mangalda kül bırakmayan bizler, üzerimize sanki ölü toprağı serpilmiş..
Evlerimizdeki rahat koltuklarımızdan onların gözyaşlarını izliyoruz.
utanmadan.. utanmadan..
Ve SEN   okula alınmayan, gözyaşları arş-ı alayı titreten BACIM.. BAKAMIYORUM YÜZÜNE.. UTANIYORUM..
Sana karşı vazifemi yapamadım.. Beni affet..
Biliyorum.. O her şeyin hesabının hakkıyla sorulduğu yerde, yakama yapışacaksın..
sana diyecek sözüm yok.. Tükür.. Tükür yüzüme.. bacım..
Tükür.. Tükür..
Benim şahsımda adı erkek diye geçinenlerin hepsinin yüzüne tükür..!
AH BACIM..
Senin gözyaşlarını görecek gözlerimizin önünde, şimdi neler var neler..
Paralar.. altınlar.. evler.. dünyalıklar..
Senin yaşadıklarını hissedecek yüreğimizde öyle bir pas varki, kapkara..
Kalplerimiz ise taş kesilmiş.. kaskatı olmuş..
Ah BACIM   ah..
Sen   yinede üzülme..
Hergün beraber olduğun insanlar, hemde adı müslüman olan bunca insan,
annen, baban, kardeşlerin, bizler, kısacası hepimiz..
Bu kayıtsız hali, lakayıt hali, seni düşündürmesin.. ağlatmasın..
Bizler vazifemizi yapamasakta sen yine de üzülme..!
Ümitvar ol..
BACIM..
Unutma! tez geçer zulmün ezası. Sabretmeyi bileceksin tamam mı?
* * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Çevirmez ahını Allah öksüzün Pek basittir, devrilmesi köksüzün Her kim olsa haksızlığı haksızın Suratına çalacaksın tamam mı?
* * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Yolunuz her zaman Allah yoludur! Bu öyle bir çileki, kökü şehid kanıdır! Hak haklının en mukaddes malıdır. Vermezlerse alacaksın tamam mı?
* * * * * * * * * * * * * * * * * * *
Yalana hayır, bu gerçeğe evet Mücadeleden yılma, kalsanda tek fert Birde ötesi var, buranın elbet, Nasıl olsa güleceksin... güleceksin... Güleceksin tamam mı?  * * * * * * * * * * * * * * * * * * * ALLAHIM,  Bizlere yüzümüz ağırtan böyle nesiller verdiğin için sana şükürler olsun..
ALLAHIM,  Ayakları senin davanda sabit olan bu güzide evlatları, bütün ümmeti muhammede ibret eyle, rehber eyle..
ALLAHIM,  Bütün bu yapılanlar, ümmetin dağınıklığından.. En kısa zamanda bütün müslümanlara, birbirini sevmeyi, birbirleriyle kardeş olmayı ve birleşme şuurunu nasip eyle..
ALLAHIM sen Mevlamızsın..  Bizleri bağışla.. bizleri şuurlandır.. gözlerimizi aç.. kalplerimizi yumuşat.. ayaklarımızı kaydırma.. davamızda zafer nasip eyle..
AMİN... AMİN... AMİN  * * * * * * * * * * * * * * * * * * *
 
  Bugün 43042 ziyaretçi (99008 klik) kişi burdaydı!
 

 

Benim Adım Elvan Dalton (Kobrayı Dolarım Boynuna) | izlesene.com

Benim Adım Elvan Dalton (Kobrayı Dolarım Boynuna) | izlesene.com

Benim Adım Elvan Dalton (Kobrayı Dolarım Boynuna) | izlesene.com

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol